Bu Blogda Ara

Türk Dili ve Edebiyatı sitesi, Edebiyat derslerine yardımcı,

20 Ekim 2008 Pazartesi

DEYİMLER ve AÇIKLAMALARI

-A-
 Abacı kebeci : Olur olmaz kimseler,ne olduğu belirsiz kişiler
 Abanmak : Birine yük olmak,onun sırtından geçinmek
 Acemilik etmek : Düşüncesizce hareket etmek
 Açık bono vermek : Bir kimseye,istediği gibi davranma yetkisi vermek
 Adama benzemek : Düzelmek,göze hoş görünmek
 Af buyurunuz : Özür dilemeyi ifade eden bir deyim
 Agop'un kazı gibi yutmak : Önüne konulan her yemeği çabuk yemek
 Ağız gevşekliği : Sır tutmak hali
 Ah edip eh işitmek : Daima feryat etmek
 Ak sakaldan yok sakala gelmek : Çok yaşlanmak
 Alavere dalavere,Kürt Mehmet nöbete : Bir işte bütün yükü, sorumluluğu yetersiz kişiye bırakma durumunda söylenir.
 Allah hakkı için : Doğruyu söylemesi istenen kimseye verilen söz
 Amma da yaptın : Olmayacak bir şey söyledin anlamında.
 Arabayı düze çıkartmak : Sonunda işini kolaylaştırmak
 Astarı yüzünden pahalı : Gerçek değerinden fazlaya mal olmak
 Aşüftelik etmek : Hafif ve işveli davranmak
 Atma Recep din kardeşiyiz : Biz birbirimizin ne olduğunu biliriz' anlamında kullanılır.
 Ayvaz kasap hepsi bir hesap : Hepsi aynı hesaba geliyor anlamında.
 Azrail olmak : Çok korkulu ve zorba olmak

-B-
 Baba,baba değil iskele babası : Saygı duyulmayan,hayırsız baba
 Başına feleğin tokmağı inmek : Bir felakete uğramak
 Bela aramak : Kavga sebebi yaratmak.
 Ben sarhoş,yolcu sarhoş : Herkesin garip bir tutum içinde bulunduğunu anlatmak için kullanılır.
 Beyni sulanmak : Bunamak.
 Bıyıkları balta kesmez olmak : Güçlü olmak,kimseden korkmamak
 Bızdık : Ufak çocuk
 Binin yarısı beş yüz o da ben de yok : Düşünceli kimseleri avutmak için teselli mahiyetinde söylenir.
 Bir avuç toprak olmak : Ölmek
 Bir çırpıda : O anda
 Boşlamak : İlgisiz davranmak,ilgiyi kesmek
 Boyunun ölçüsünü almak : Biri tarafından ağzının payı verilmek
 Bulanık suda balık avlamak : Karışıklıktan yararlanıp menfaatini kollamak
 Burnu kokuyu iyi almak : Her şeyi önceden sezmek
 Büyüklük göstermek : Bağışlamak
 Büyük söylemek : Övünmek

-C-

 Cafer ağanın abdest suyu : Tatsız,tuzsuz
 Caka yapmak : Gösteriş yapmak
 Cana işlemek : Çok tesir etmek
 Can atmak : Çok istemek
 Can ciğer : Samimi
 Candan yanmış : Adamakıllı tutulmuş
 Canı burnuna gelmek : Bir işte çok eziyet ve sıkıntı çekmek
 Canını şeytana satmak : Kötü işlerle uğraşmak
 Canın sağ olsun : Bir ziyan için söylenen teselli sözü
 Ceddine okumak : Soyuna sövmek
 Ceffel kalem etmek : Hemen hüküm vermek
 Cephe almak : Düşmanca hal takınmak
 Cıcığı çıkmak : Çok hırpalanmak
 Ciğeri beş para etmez : Değersiz kişi
 Cihan alem bilmek : Herkes tarafından bilinmek
 Cin fikirli : Çok zeki,açıkgöz
 Cumbadak dalmak : Ani olarak girmek,dalmak
 Curcuna koparmak : Gürültüyle çevreyi karıştırmak
 Curcunaya kalkmak : Kavga ve gürültü çıkarmaya kalkmak

-Ç-

 Çabalama kaptan ben gidemem : Boşuna çabalama anlamında.
 Çaçaron : Kavgacı,şirret
 Çağı geçmek : Yaşlanmak
 Çala kalem : Durmaksızın yazarak
 Çehresi atmak : Rengi sararmak
 Çehre uzatmak : Küsmek,somurtmak
 Çek arabanı : Defol anlamında
 Çeşnisine bakmak : Lezzetine bakmak
 Çevir kazı yanmasın : Sözünü çeviren kimseler için söylenir.
 Çıkmaz ayın son çarşambası : Belirsiz ve uzak zaman
 Çiğ süt emmiş olmak : Soysuz ve namussuz olmak
 Çileden çıkmak : Hiddetlenerek sabrın taşması
 Çizmeden yukarı çıkmak : Haddini bilmemek
 Çoban kulübesinde padişah rüyası görmek : Durumuna uygun düşmeyen büyük ve olmayacak hayallere kapılmak
 Çorbada tuzu bulunmak : Emeği geçmiş olmak
 Çömlek hesabı : Baştan savma hesap
 Çöpçatan çatmak : Kısmet olmak
 Çürük tahtaya basmak : Umduğunu bulamamak,aldanmak

-D-
 Dağarcıkta bir şey kalmamak : Her şeyi yitirmek
 Dalavere : Oyun,hileli iş
 Davulu yarık : Sır saklamayan,önüne gelene içini döken
 Dekbaz : Hileci
 Demir gibi olmak : Sağlam ve sıhhatte olmak
 Devede kulak : Kıyaslanan şeyler arasındaki orantısızlığı belli etmek için kullanılır.
 Dırdır etmek : Yerli yersiz söylenip durmak
 Dikili ağacı olmamak : Malı mülkü olmamak
 Dili çetrefilli olmak : Rahat ve düzgün konuşamamak
 Dilini zaptetmek : Konuşmamak
 Dişini sökmek : Zararsız hale getirmek
 Dokuz doğurmak : Korkudan ve heyecandan bitmek
 Dolmaları yutmak : Kanmak,aldanmak
 Dostlar alışverişte görsün : Laf olsun diye iş yapanlar için söylenir.
 Döner taşım yok,öter kuşum yok : Hiçbir şeye sahip olmamak
 Dört dirhem bir çekirdek : Şık giyimli kimse
 Dudukuşu : Geveze
 Dümen suyundan gitmek : Karşısındakinin huyuna göre davranmak
 Dünyaya kazık kakmak : Ölmemek

-E-
 Ebussuut Efendi'nin gelini : Eski moda giyinen kadın
 Eceline susamak : Tehlikeli işlere girişmek
 Edepsizliği gündeliğe takılmak : Edepsizliği alışkanlık haline getirmek
 Efendilik yapmak : Saygılı hareket etmek
 Efendizadem : Beyim anlamında bir hitap
 Eğrisi doğrusuna gelmek : Uygunsuz yapılan işin tesadüfen uyumlu bitmesi
 Ekmeği dizinde : Nankör
 Elemtere fiş kem gözlere şiş : Nazar değmesin anlamında
 Eli çabuk : Tez iş gören
 Emeği geçmek : Bir işin yapılmasında yardımcı olmak
 Ensesinde boza pişirmek : Çok eziyet çektirmek
 Ermeni gelini gibi : Daima kırıtan,süzülen kadınlar için yapılan benzetme
 Ervahlarına yuf olsun : Sövgü
 Eski çamlar bardak oldu : Şartlar değişti anlamında kullanılır
 Eşek hoşaftan ne anlar : Anlayışsız,zevksiz insanlar için söylenir.
 Etek belde : Kıvrak ve becerikli
 Ev açmak : Ayrı ev tutmak
 Eyere de gelir semere de : Bütün işlere yarar anlamında
 Ez ez de suyunu iç : Hiç yararı olmayan bir işi tenkit etmek için kullanılır.
 Ezilip büzülmek : Aşırı sıkılgan davranmak

-F-
 Fahiş faize batakçı müşteri : Benzer kişilikteki insanlar birbirini kolay bulur manasında
 Faka basmak : Güç duruma düşmek
 Falcı değilim ya : Ben olacağı bilemem anlamında
 Fare düşse başı yarılır : Bir yerin yoksulluğunu anlatmak için kullanılır.
 Farfara : Ağzında sır tutamayan kimse
 Fasulye gibi kendini nimetten saymak : Kendine olduğundan fazla değer vermek
 Feleğin çemberinden geçmiş : Tecrübeli,bilmiş
 Felekten bir gün çalmak : Eğlenceli bir gün geçirmek
 Ferteği çekmek : Kaçmak
 Fesat kumkuması : Hep kötülük düşünen
 Fıkırdamak : Kesik kesik gülmek
 Fıldır fıldır aramak : Israrla ve telaşla aramak
 Fırın süpürgesi : Zayıf,uzun boylu kimse
 Fincancı katırlarını ürkütmek : Kötü niyetli kişileri ürkütecek hareketlerde bulunmak
 Fitil almak : Öfkeyle parlamak
 Fol yok yumurta yok : Herhangi bir sebep veya ilişki bulunmaması
 Forsu kırılmak : İtibar ve onuru sarsılmak
 Fukara babası : Fakirleri kollayan kimse
 Fütur getirmek : Umutsuzluğa ve çaresizliğe düşmek

-G-
 Gafil baş,düşmana eş : İşlerinde hazırlıksız olan insan her zaman zor duruma düşebilir
 Gagasından yakalamak : Zayıf noktasından yakalamak
 Gavur ölüsü : Oldukça ağır
 Gavurun tembeli keşiş,Müslüman'ın tembeli derviş : Kendini büsbütün ibadete verip,dünyadan elini eteğini çeken kişiler için kinaye yollu söylenir.
 Gazali rana : Güzel,hoş ceylan gibi sevgili anlamında
 Geçmişi kandilli : Sövgü
 Gemi aslanı : Gösterişli,işe yaramayan adam
 Geyik etine girmek : Erginleşmek
 Gırtlağından kesmek : Yiyecek parasını kısıtlamak
 Giderayak : Gitmek üzereyken
 Girye bana hande sana : Önce karşısındakini düşünen kimsenin kullandığı bir deyim
 Giydirmek : Azarlamak
 Gök demir,yer bakır : İmkansızlıklar ve umutsuzluklar içinde bulunuşu anlatır.
 Gömlek değiştirmek : Tutum ve görüşlerini değiştirmek
 Göründü Sivas'ın bağları : Gerçekleşmesi beklenen bir şeyin ortaya çıktığına dair olanaklar belirdiğinde kullanılır.
 Göz nuru dökmek : Yapılan işte göz emeği bulunmak
 Güvendiği dağlara kar yağmak : Güveni sarsılmak




-H-
 Habbeyi kubbe yapmak : Önemsiz bir şeyi büyütmek
 Haber vermek : Bildirmek
 Hak getire : Yoktur anlamında
 Halep ordaysa arşın burada : Yapacağını yap anlamında sitem
 Ham ervah : Kara ruhlu kimse
 Hangi peygambere ümmet olacağını şaşırmak : Kimin sözünü ve yolunu tutacağını,ne yapacağını şaşırmak
 Hat çekmek : Önemsememek
 Hatun : Eski zaman beylerinin,hanımlarına olan hitabı
 Haymana öküzü : Hımbıl ve tembel kimse
 Hazır mezarın ölüsü : Hep hazıra konmak isteyen tembel kimseler için kullanılır.
 Her gün papaz pilav yemez : Hep aynı şeyler yapılamaz
 Her işin hakkından gelmek : Her işi başarır olmak
 Her tarakta bezi olmak : Her işle ilgili olmak
 Hesaptan düşmek : Yok saymak
 Hır gür : Kavga
 Hiçe saymak : Hiç değer vermemek
 Hindi gibi kabarmak : Övünmek,böbürlenmek
 Hokka gibi oturmak : Dikilen elbisenin tam üzerine uyması
 Hoşbeş etmek : Sohbet etmek
 Hödük : Görgüsüz,anlayışsız kimse
 Hükümet sürmek : Ülkeyi yönetmek
 Hüt dağı gibi şişmek : Karnı şişmek
-I-
 Icığını cıcığını sormak : Bütün ayrıntıları öğrenmek
 Ikına sıkına : Güçlükle
 Ikınıp sıkınmak : İş yapmak için kendini zorlamak
 Ilıca ördeği : Sıcağa ve rahata düşkün
 Irağı yakın etmek : Güçlükleri ortadan kaldırmak
 Irgat gibi çalışmak : Çok çalışmak
 Irgat pazarına döndürmek : Bir yeri dağınık ve karışık hale sokmak
 Isınmak : 1-Alışmak,2-Sevmek
 Isıtıp ısıtıp önüne koymak : Bir konuda ikide bir söz açmak
 Iska geçmek : Atlamak
 Iskartaya çıkmak : Eskimek
 Islak tavuk : Miskin kadın
 Islatmak : Dövmek
 Işık göstermek : Yol göstermek
 Ivır zıvır : Önemsiz şeyler

-İ-
 İbibullah sivri külah : Yapayalnız,varlıksız olan kimse
 İbiş gibi : Alığa benzer
 İcabına bakmak : 1-Gerekeni yapmak,2-Ortadan kaldırmak
 İç fırtınasına tutulmak : Morali bozulmak
 İç güveysinden hallice : Durumu şöyle böyle
 İfrit yardağı : Kötülüğe yardımcı olan
 İğne yutmuş : Çok bitkin ve sıkıntılı kişi
 İkisini bir kazana koysan kaynamazlar : Birbirine zıt insanları anlatmak için kullanılır.
 İki yakası bir yere gelmez : Bir türlü düzene kavuşamaz
 İlk göz ağrısı : İlk sevilen
 İmana gelmek : Merhamete gelmek
 İngiliz tabancası gibi kurulmak : Çalım satmak,kasılmak
 İpe un sermek : Gevşemek,bahane uydurup işten kaçınmak
 İp korkusunu boynuna almak : Ölümü göze almak
 İpliği pazara çıkmak : Herkese rezil olmak
 İstemem yan cebime koy : Rüşvet konusunda alay yollu söylenir
 İşi sıkışık olmak : İşi çok ve külfetli olmak
 İtsiz köye dönmek : Sakinleşmek,tenhalaşmak
 İyiden iyiye : Adamakıllı
 İyi gün dostu : İyi günlerde ortaya çıkan
 İzi belirsiz olmak : İz bırakmadan kaybolmak

-K-
 Kabak tadıvermek : Devamlı,ısrarlı bıktırmak
 Kabasını almak : Bir yerin temizliğini üstünkörü yapmak
 Kaçın kurrası : Birinin hiçbir oyuna gelmeyecek kadar açık göz, akıllı olduğunu anlatmak için kullanılır.
 Kağıt üzerinde kalması : Bir anlaşmanın resmiyette kalması,tatbik edilmemesi
 Kaleyi içinden fethetmek : Meseleyi karşı taraftan birinin yardımıyla halletmek
 Kalp ağrısı : Aşk acısı
 Kamburu çıkmak : Çok çalışmış olmak
 Kan akıtmak : Kurban kesmek
 Kan çanağı gibi : Çok kızarmış
 Kan ter içinde kalmak : Çok yorulmak
 Kapağı atmak : Gitmek,yerleşmek
 Kapısını aşındırmak : Çok gidip gelmek
 Kara gün dostu : İnsana sıkıntılı günlerinde yardım eden gerçek dost
 Kaşının altında gözün var dememek : Yaptığını beğenmemek,takdir etmemek
 Kedi ile harara girmek : Geçimsiz biriyle ortaklık etmek
 Kendine yontmak : Karşısındakileri düşünmeden kendi çıkarına göre davranmak
 Kıç atmak : Pek istemek
 Kınalar yakmak : Çok sevinmek
 Kimi kimsesi : Yakınları
 Kimseye eyvallah etmemek : Kimseye minnettar kalmamak
 Kimya gibi : Az bulunur
 Kont gibi : Yakışıklı ve şık giyinmiş
 Korkuluk : Gereksiz ve yararsız kimse
 Körün istediği bir göz,Allah verdi iki göz : Hayal ettiğinden daha fazlasına kavuşan kişiler için kullanılır.
 Kör şeytanın işi yok : Hep aksilikle karşılaşan kişiler tarafından sitem yollu olarak kullanılır.
 Kurdu koyunla barıştırmak : Kötü biriyle saf birini uzlaştırmak
 Külçe gibi oturmak : Yorgunlukla çökmek
 Kül yutmak : Kandırılmak,oyuna gelmek

-L-
 Laçka olmak : Eskimek,işe yaramaz halde olmak
 Laf altında kalmamak : Karşısındakinin sözünün altında kalmamak
 Laf ebesi : Çok konuşan kimseler için kullanılır.
 Lakke yapmak : Başkasının hakkını çalmak
 Lala paşa eğlendirmek : Nazik kişileri eğlendirmeye çalışmak
 Lamı cimi yok : Bir konu üzerinde itiraz kabul etmediğini bildirmek için kullanılır.
 Leb demeden leblebiyi anlamak : Anlayışlı,zeki olmak
 Leke sıçratmak : Bulandırmak
 Leşini çıkarmak : Kıyasıya dövmek
 Leyleği havada görmek : Çok dolaşanlara söylenir
 Limoni tabiatlı : Mızmız
 Lodosa tutulmuş gibi bocalamak : Ne yapacağını kestirememek
 Lokman hekimin ye dediği : Güzel,tatlı şey
 Lop yumurta : Kaynamış yumurta
 Lügat paralamak : Anlamını bilmediği halde,bilgiç konuşmak
 Lülüye gelmek : Aldanmak
 Lüpe konmak : Değerli bir şeyi emek harcamadan ele geçirmek

-M-
 Maça beyi gibi kurulmak : Saygısızca,kasılarak oturmak
 Madrabaz : Çıkarını hileli yollardan sağlayan kimse
 Mahalle çocuğu : Eğitimsiz çocuk
 Makaraya takmak : Alaya almak
 Marsık : Çok esmer kimse
 Merak getirmek : Kara sevdaya tutulmak
 Meryem Ana kandili gibi : Soluk (belirsiz) anlamında
 Meşe odunu : Kaba,anlayışsız adam
 Meydan vermek : Fırsat vermek
 Mısır'daki sağır sultan bile duydu : Duymayan kalmadı anlamında
 Mızrağı çuvala sığdıramamak : Gerçeğin asla saklanamayacağı anlamında kullanılır.
 Mis gibi burnunda tütmek : Çok özlemek
 Miskinler teknesi : Tembellerin toplandığı yer
 Mürai : Art düşünceli kimse
 Mürekkebi kurumamak : Daha pek yeni olmak
 Mürekkep yalamış : Okuyup,yazmış kimse
 Mürüvvetini görmek : İyi ve mutlu günlerini görmek
 Müslüman adam : 1-Dindar kişi,2-Doğruluktan ayrılmayan kimse

-N-
 Nabzını yoklamak : Karşısındakinin ne düşündüğünü anlamaya çalışmak
 Nalına mıhına vurmak : Ne yapacağını kestirememek
 Namı nişanı kalmamak : Yok olmak,unutulmak
 Nanpareye muhtaç olmak : Pek yoksul olmak
 Nargile suyu : Tatsız içecek
 Nazı geçmek : İsteği geri çevrilmeyen kimse
 Ne ala memleket : Uygunsuz yapılan işleri kınamak için söylenir
 Neci oluyor : Ne karışıyor anlamında
 Nefsine yedirememek : Bir şeyi hazmedememek,kabul etmemek
 Nevri dönmek : Çok sinirlenip,bunun yüzünden belli olması
 Ne yüzle : Ne cesaretle anlamında
 Nispet vermek : Onu üzecek şekilde gösteriş yapmak
 Nobran : Kaba,sert,kırıcı(kimse)
 Noktası noktasına : Tastamam
 Nuh gemisi : Her çeşit insanın toplandığı yer
 Nuh nebiden kalma : Çok eskiden kalma
 Nur topu gibi : Güzel,şişman,beyaz (çocuk)
 Nur yüzlü : Temiz yüzlü kimse
 Nutku tutulmak : Üzüntüden,korkudan konuşamamak

O-
 O bir düşeş : O talih sonucu ele geçirilmiştir anlamında
 O gün bugün : O günden beri
 Oh demek : Rahat etmek
 Ok gibi ciğerine işledi : Yapılan bir hareketin çok üzmesi
 Ok yaydan çıktı : Vazgeçemeyeceği bir işi yapmak
 Olmuş armut gibi eline geçmek : Kolaylıkla,yorulmadan elde etmek
 Onun ipiyle kuyuya inilmez : Güven olmaz anlamında
 Oralı olmamak : Önemsememek
 O saat : O anda
 O tarakta bezi olmamak : İlişkisi olmamak
 Oynak : Hafif meşrep kadın
 Oyun etmek : Hile yapmak,aldatmak
 Oyunun sakalı bitmek : Bitmiş olayları anlatan bu deyim,genellikle Karagöz oyunlarının sonunda kullanılır.

-Ö-
 Öbür dünyayı boylamak : Ölmek
 Öfke topuğa çıkmak : Çok öfkelenmek
 Öksüz babası : Öksüz ve yoksulları koruyan adam
 Öküz boyunduruğa bakar gibi bakmak : İstemeden,mecburen bakmak
 Ölçüsünü bildirmek : Haddini bildirmek,cezasını vermek
 Ömür adam : Hoşsohbet adam
 Önünü almak : Durdurmak
 Öp babanın elini : Sürpriz bir durum karşısında yaşanan şaşkınlığı anlatmak için kullanılır
 Örümcek kafalı : Eski kafalı,yeniliklere uyum gösteremeyen
 Ötmek : Durmadan anlamlı,anlamsız konuşmak
 Öve öve göklere çıkarmak : Çok övmek
 Öyle başa böyle traş : Alakasız durumları belirtir.
 Özü sözü bir : Verdiği sözleri tutan dürüst kimse

-P-
 Pabucuna kum dolmak : Engelle karşılaşmak
 Paçaları sıvamak : Hazırlanmak
 Paha biçmek : Değerini ölçmek
 Pancar kesilmek : Mahcup olup kızarmak
 Paparayı yemek : Paylanmak,azar işitmek
 Paraya para dememek : Kazancı bol olmak
 Para peşin kırmızı meşin : Alışverişin peşin olduğunu anlatır
 Patentasının altına almak : Egemenliği altına almak
 Pestil gibi olmak : Çok yorgun ve halsiz olmak
 Peşkeş çekmek : Bir iş yaptırmak için,kendine ait veya başkasına ait bir şeyi hediye etmek
 Pılı pırtı : Eski püskü,değersiz eşya
 Piç etmek : Bozmak,işe yaramaz hale getirmek
 Pişmiş aşa soğuk su katmak : Yapılmakta olan bir işi bozmak
 Piyasaya düşmek : 1-Çok bulunur olmak,2-Orta malı olmak
 Postal : Düşkün kadın
 Put kesilmek : Sessiz ve hareketsiz kalakalmak
 Püsküllü bela : Kişinin başını derde sokan kişi veya durum

-R-
 Rabbime emanet : Herhangi bir şeyin,kimsenin korumasını tanrıya bırakmak
 Rafta kurabiye var ama size göre değil : İşinize yaramaz anlamında
 Rahat yüzüne hasret kaldı : Huzursuz olmak,rahat edememek
 Ramazan keyfi : Oruç tutanlardaki sinirlilik hali
 Rengi atmak : Çok heyecanlanıp solmak,sararmak
 Rengi olmamak : Silik olmak
 Renk senfonisi : Birbiriyle uyuşan renkler bütünü
 Rest çekmek : Kesinlikle kabul etmemek
 Rızkını taştan çıkarmak : En zor şartlarda bile geçimini sağlamak
 Rufailer karışır : İşin karmaşıklığını anlatır
 Ruhu bile duymaz : Yapılan bir işten hiç haberi olmaz anlamında
 Ruhuna hitap etmek : Herhangi bir şeyden çok etkilenmek
 Rüya gibi : Gelip geçici şeyleri anlatmak için kullanılır
 Rüyasında görse hayra yormaz : Olacağına ihtimal vermemek
 Rüzgar ekip fırtına biçmek : Yapılan kötülüğe karşı daha büyük kötülüğe uğramak
 Rüzgar gelecek delikleri tıkamak : Her türlü tedbiri almak

-S-
 Saat gibi : Düzgün çalışan
 Saat on bir buçuğu çalmak : Yaşı çok ilerlemek
 Sacayak olmak : Üç kişi bir araya gelip çok samimi olmak
 Saçı uzun,aklı kısa : Düşüncesiz,aptal
 Sağlam ayakkabı değil : Güven duyulacak kimse değil, doğruluğu konusunda şüphe duyulur
 Sakala soğan doğramak : 1-Aldatmak,2-hakaret etmek
 Saman gibi : Tatsız,tutsuz
 Sapı silik : Serseri
 Sarı Yahudi : Paraya düşkün kişi
 Sazına bülbül koymak : Çok güzel çalmak
 Sefalar getirdiniz : Eskiden çok kullanılan,hoş geldiniz sözü
 Sel önünden kütük kapmak : Zor bir iş başarmak
 Sen sağ ben selamet : Yapacak bir şey kalmamak
 Sıtma görmemiş ses : Gür ve kalın sesli
 Sidik yarışı : Gerekli gereksiz rekabete girmek
 Söyleye söyleye dilimde tüy bitti : Çok öğüt verdiği halde sözü dinlenilmeyen insanların içinde bulunduğu durumu anlatır.
 Sütüne havale etmek : Karakterine,insanlık duygusuna bırakmak

-Ş-
 Şafak atmak : Korkmak,şaşırmak
 Şahbaz : Becerikli ve çevik
 Şapa oturmak : Çaresiz kalmak
 Şaşkın bakkal : Hesabını şaşıran kimse
 Şerbetli : Kötü işler yapmayı huy edinmiş kimse
 Şeşi beş görmek : İyi görmemek,yanılmak
 Şeytan çekici : Sevimli ve akıllı çocuk
 Şeytan diyor ki : İçinden zararlı bir şeyler yap diyen ses
 Şifayı kapmak : Hastalanmak
 Şimşek gibi : Büyük bir hızla
 Şirret karı : Geçimsiz,huysuz,yaygaracı kadın
 Şom ağızlı : Kötümser,olayları devamlı kötüye yoran kimse
 Şöhreti afakı tutmak : Herkes tarafından bilinir hale gelmek
 Şöyle bir bakmak : 1-Üstünkörü,2-İnceler gibi manalı bakmak
 Şunu bunu bilmem : Mazeret kabul etmem,özür dinlemem

-T-
 Taban çekmek : Gitmek
 Tabanvayla gitmek : Yürümek
 Tadını kaçırmak : Zevkini bozmak
 Takıp takıştırmak : Çok süslenmek
 Talihi yar olmak : Şansı yardım etmek
 Tantuna gitmek : 1-Öldürülmek,2-Belaya uğramak
 Tasamın on beşi : Umrumda değil anlamında
 Taş yağar,kıyamet kopar : Felaketli,korkunç zaman
 Taş yürekli : Acıması olmayan kimse
 Tavşan boku : Ne faydası,ne de zararı olan kimse
 Tebeşire peynir bakışlı : İyi göremeyen,şaşı
 Tencere yuvarlanmış,kapağını bulmuş : Birbirine uygun,eşit şeyleri anlatmak için kullanılır.
 Tiği teber şahı levent : Her şeyini tüketmiş kimseleri anlatmak için söylenir.
 Tosunum : Gürbüz kimseler için kullanılır
 Tut kelin perçeminden : Boşuna uğraşma,onda yok anlamında…
 Tüy dikmek : Kötü bir durumu daha çok kötüleştirecek harekette bulunmak
-U-
 Ucu dokunmak : Herhangi bir işten zarar görmek
 Uç vermek : Görünmek,yetişmek,belirmek
 Ufağını tefeğini toplamak : Kendine ait ne varsa toplamak
 Ufuk açılmak : Yeni imkanlar belirmek
 Ulan : Nefret,öfke ifade eden bir hitap şekli
 Ulu orta konuşmak : Düşünmeden söylemek,rastgele söylemek
 Ununu elemiş eleğini duvara asmış : Yapacağını yapmış
 Utandınsa yüzüne kalbur tut : Utanmanın gereksizliğini anlatır
 Uyku ölümün kardeşidir : Uyuyan kimsenin dünya ile ilgisi kesilir. Olup bitenden haberi olmaz.
 Uzağı görmek : Bir işin sonucunu,nasıl gelişeceğini önceden tahmin edebilmek.Tedbirli hareket etmek.
 Uzun boylu : Ayrıntıları hesap ederek,etraflıca düşünmek.
 Uzun uzadıya : Çok ayrıntılı olarak
 Uzun yaşın ahiri ölüm : Ne kadar uzun yaşanırsa yaşansın,bütün canlılar bir gün mutlak öleceklerdir

-Ü-
 Ücüğünden cücüğüne : Bütün yönleriyle
 Üç aşağı,beş yukarı : Belirlenmiş bir sayıdan biraz fazla veya biraz az olarak
 Üçe beşe bakmamak : Çok fazla pazarlık etmeden alışveriş yapmak
 Ümidi boşa çıkmamak : Beklediğini,umduğunu bulmak
 Üsküdar dolmuşu gibi birbirinin üzerine : Çok kalabalık yer
 Üst perdeden başlamak : Ağzını bozmak
 Üstünde durmak : Israr etmek
 Üstüne almak : Ödev olarak kabul etmek,bilmek
 Üstüne basmak : Konuya değinmek
 Üstüne varmak : Öfkelendirecek söz veya harekette ısrar etmek
 Üstüne vurmak : Eklemek
 Üstünüze iyilik sağlık : Hastalıkla ilgili konuşurken söylenir
 Üvey evlat muamelesi görmek : Ayrı ve hor görülmek
 Üzerine tuz biber ekmek : Bir kimsenin acısını fazlalaştıracak, derdini derinleştirecek davranışlarda bulunmak
 Üzerinize afiyet : Ben hastayım.Sizi etkilememesini dilerim.
 Üzüm üzüm üzülmek : Çok üzülmek
 Üzüm yemek değil,bekçi dövmek : Önemli işler dururken vakit öldüren kişiler için kullanılır.

-V-
 Vadesi gelmek : Ömrünün sonuna gelmek
 Vakit geçirmek : Gereksiz işlerle uğraşmak
 Vakit nakittir : Zaman en değerli varlığımızdır
 Vara yoğa karışmak : Her şeye karışmak
 Vardığın yer körse,sen de gözünü kapa : İnsanlar,çevresindekiler ile iyi ilişkiler kurmak isterlerse onlara uymak zorundadırlar
 Var kuvveti pazuya vermek : Kolunun kuvvetine güvenmek.
 Vebali boynuna : Günahı ona ait anlamında
 Veledizina : Babası belli olmayan
 Verilmiş sadakası olmak : Bir belayı,kazayı zarar görmeden atlatmak
 Vık dedirtmemek : Ses bile çıkarttırmamak
 Vız gelip tırıs gitmek : Hiç aldırmamak
 Vız gelmek : Önemsiz görünmek,aldırış etmemek
 Vidin kalesi gibi metin olmak : Dayanıklı ve sabırlı olmak
 Voli vurmak : Vurgun vurmak
 Voyvoda kesilmek : Zalim olmak.
 Vur abalıya : Sessiz ve sakin kimselere yapılan zulüm ve haksızlığı belirtmek için kullanılır.
 Vur patlasın çal oynasın : Büyük eğlenceler için söylenir.
 Vurucu güç : Çok etkili silahlarla donatıldığı için savaş gücü yüksek askeri birlik
 Vuslat kıyamete kalmak : Kavuşma ümidi olmamak
 Vücuda getirmek : Var etmek
 Vücudunu ortadan kaldırmak : Öldürmek

-Y-
 Yabana atmak : Dikkate almamak
 Yabana söylemek : Saçma ve yersiz konuşmak
 Ya bu deveyi gütmeli,ya bu diyardan gitmeli : Mecburi durumlarda bir işin mutlaka yapılması gerektiğini belirtmek için söylenir.
 Ya devlet başa,ya kuzgun leşe : Büyük bir zafer için her tehlikenin, hatta ölümün bile göze alındığını belirtir.
 Yağmur olsa kimsenin tarlasına yağmaz : Kimseye faydası ve yardımı yoktur anlamında.
 Ya herro,ya merro : Seçim yapılması gereken durumlarda söylenir.
 Yahudi pazarlığı : Kıyasıya yapılan pazarlık
 Yakadan geçirmek : Evlat edinmek
 Yaka paça : Hırpalayarak
 Yalancı pehlivan : Sözde kahraman
 Yalova kaymakamı : Değersiz olduğu halde çalım satan kişilere söylenir.
 Yangın var diye bağırmak : Bir şeyden çok bıkmak,bezmek
 Yaptığını bilmemek : Aklı başında olmamak
 Yediği naneyi kokutmak : Uygunsuzluğunu ortaya koymak
 Yel kayadan ne alır : İmkansız bir durumu belirtmek için kullanılır.
 Yıldırım gibi : Büyük bir hızla.
 Yıldızı parlamak : Şans yüzüne gülmek
 Yiyip bitirmek : 1-Onmaz hale getirmek, 2-Devamlı eziyet etmek
 Yobaz : Kaba,sofu.
 Yolu düşmek : Bir rastlantı sonucu gelmek.
 Yosma : Güzel ve süslü kadın
 Yuf ervahına : Lanet olsun anlamındaki bir karşı çıkma sözü.
 Yüreği geniş olmak : Gamsız olmak,her şeyi kaldırabilmek
 Yürekte var,elde yok : Yetenekli olup,imkansızlıklar yüzünden bunu geliştiremeyen insanlar için söylenir.
 Yüz yüze gelmek : Karşılaşmak

-Z-
 Zahmet çekmek : Eziyet ve yorgunluğa düşmek
 Zahmet etmek : Yorulmak.
 Zartalos : Yellenmek
 Zebunu olmak : Birine çok düşkün olmak
 Zehir etmek : Tadını kaçırmak
 Zehir zemberek : Çok acı
 Zembereği boşanmak : Uzun uzun gülmek
 Zerre kadar : Yok denecek kadar
 Zevahiri kurtarmak : Bir işi yarım yamalak yapıp eleştiri almamak
 Zeval bulmak : Yok olmak.
 Zıvanadan çıkmak : Çok öfkelenmek
 Zihne dank etmek : Uzun zamandır anlaşılamayan bir şeyi,herhangi bir olayın araya girmesiyle birdenbire anlamak
 Zil gibi : Parasız ve aç
 Zilleri takıp oynamak : Çok sevinmek
 Zilsiz oynamak : Çok sevinmek
 Zokayı yutmak : Aldatılmak
 Zurnacının karşısında limon yemek : Uygunsuz bir davranışta bulunarak,çalışamaz hale getirmek
 Zurnayı biz çaldık,parsayı o topladı : Haksızlık edip hazıra konanlar için söylenir.
 Züğürt tesellisi : Boş,yersiz avutma
 Zümrüt gibi : Yemyeşil.

Hiç yorum yok: